A little girl grows up under the eyelashes of a big eye… A story about loss, grief and transformation…
Küçük bir kız çocuğunun dev bir gözün kirpiklerinin altında büyüme hikayesi… Kayıp, yas ve dönüşüme dair…
A little girl grows up under the eyelashes of a big eye… A story about loss, grief and transformation…
Küçük bir kız çocuğunun dev bir gözün kirpiklerinin altında büyüme hikayesi… Kayıp, yas ve dönüşüme dair…

Doğa Kılcıoğlu, born in İzmir, graduated from Galatasaray University’s Cinema and TV Department in 2004. She pursued a Master’s degree in cinema at Paris Sorbonne III University with a scholarship from the French Government.
Her documentary film Üç Kulaklı (With Three Ears), which she made during her university years, won the Best Documentary Award at the Antalya Golden Orange Film Festival. Her documentary Married with the Camera was screened at numerous festivals and received the Audience Award at the Prizren Dokufest Documentary Film Festival.
Currently a lecturer at Galatasaray University, Kılcıoğlu has also held film workshops and taught cinema classes for children at various schools. Passionate about working with children, she aims to create a space where they can express themselves freely and engage in creative production.
In 2020, she founded Dolâlâ in İzmir with this vision in mind. Today, she continues to teach cinema and animation to children at Dolâlâ, while also sharing her newly completed animation film project titled Kirpik (Eyelash) with audiences.
—
İzmir doğumlu Doğa Kılcıoğlu Galatasaray Üniversitesi Sinema TV bölümünden 2004 yılında mezun olup Fransız Hükümeti’nden aldığı yüksek lisans bursuyla Paris Sorbonne III Üniversitesi’nde sinema eğitimi gördü.
Üniversite yıllarında çektiği belgesel filmi Üç Kulaklı ile Antalya Altın Portakal Film Festivali – En İyi Belgesel ödülünü aldı. 2006 yılında ‘1 2 3 TIP’ adlı belgesel filmi gerçekleştirdi. Yönetmenliğini yaptığı belgesel “Kamerayla İzdivaç” birçok festivalde gösterildi ve Prizren Dokufest Belgesel Film Festivali’nde İzleyici Ödülü aldı.
Galatasaray Üniversitesi’nde Öğretim Görevlisi olarak ders veren Kılcıoğlu birçok okulda çocuklarla film atölyeleri yaptı ve sinema dersleri verdi. Çocuklarla çalışmayı çok seven Doğa Kılcıoğlu onlara kendilerini özgürce ifade edebilecekleri bir alan açmak ve birlikte üretmek için 2020 yılında İzmir’de Dolâlâ’yı kurdu. Şu an hem Dolâlâ’da çocuklara sinema ve animasyon dersleri vermekte hem de yeni tamamlanan ‘Kirpik’ isimli animasyon film projesini seyircilerle paylaşmaktadır.
Director, scriptwriter, animator
Doğa Kılcıoğlu Esen
Original Music and Sound by
Miray Kurtuluş
Sound mixing by
Cenker Kökten
Concept art supervisor
Duygu Süzen
Script Supervisor
Berna Gençalp
Produced by
Doğa Kılcıoğlu Esen
Berat İlk
Voice:
Tan Tunçağ
A. Kıvanç Esen
Poster design:
Sıla Sert
Supported by
Canlandıranlar Talent Camp
Republic of Türkiye Ministry of Culture and Tourism – Directorate General of Cinema
——-
– Ekip
Yönetmen, Senarist ve Animatör/ Director, scriptwriter, animator
Doğa Kılcıoğlu Esen
Özgün Müzik ve Ses / Original Music and Sound by
Miray Kurtuluş
Ses miksaj/ Sound mixing by
Cenker Kökten
Görsel Tasarım Danışmanı/ Concept art supervisor
Duygu Süzen
Senaryo Danışmanı / Script Supervisor
Berna Gençalp
Yapımcı/Produced by
Doğa Kılcıoğlu Esen
Berat İlk
Seslendirenler/ Voice:
Tan Tunçağ
A. Kıvanç Esen
Afiş Tasarım/ Poster design:
Sıla Sert
Destekleyenler:
Canlandıranlar Yetenek Kampı
Kültür ve Turizm Bakanlığı Sinema Genel Müdürlüğü
Eyelash is a deeply personal film for me. Until now, I have always told other people’s stories through my documentaries — but for the first time, I am sharing my own. About four and a half years ago, during the pandemic, my father passed away. His final days were marked by silence, and I spent that time looking into his eyes, trying to understand him.
To me, he was always a watchful presence — a giant eye that saw, protected, and watched over me, no matter where I was in the world.
In Turkish, we have a saying: “May your eyelash never touch the ground,” which we say out of love and care.
His death made me realize how uncomfortable people are when it comes to talking about death and the dead. But I believe people truly die only when we forget them.
I made this film because I didn’t want to face that universal grief alone. By sharing my story, I hope to offer others a sense of hope and inspiration. I sincerely hope this film, born from my heart, touches the hearts of those who watch it.
——-
Yönetmen Yaklaşımı
Kirpik benim için çok kişisel bir film. Şimdiye kadar belgesellerimle hep başkalarının hayatını anlatırken ilk defa kendi hikayemi anlatıyorum.
Yaklaşık 4.5 yıl önce pandemi sırasında babam vefat etti. Son dönemi oldukça sessiz ve gözünün içine bakarak onu anlamaya çalıştığım bir süreç oldu. O benim için hep beni izleyen, koruyan, gözeten kocaman bir gözdü. Dünyanın neresine gitsem beni görürdü.
Türkçede sevdiğimiz için “kirpiğin yere değmesin” diye dileriz, ben de kirpiğinin düşmesine kıyamadığım babamın ölümüyle, onu ve yasını onurlandırmak için bu filmi yapmaya karar verdim.
Babamın ölümüyle insanların ölüm ve ölmüşler hakkında konuşmaktan hoşlanmadığını fark ettim. Oysa ben insanların asıl biz onları unutunca öldüğüne inanıyorum. Ve bu evrensel acıyı yalnız yaşamak istemediğim ve hikayemi insanlarla paylaşıp onlara da umut ve ilham vermesini dilediğim için bu filmi yaptım. Umarım kalbimden çıkan bu filmi izleyicin kalbine de dokunur .